Kozmik Enerji Kanalları Çalışma Prensibi
Dr. Vilademir Alexander Petrov’a göre kozmik kanallar, gözle görülemeyen alanlar ve farklı yapıdaki mekânların kendilerine özgü bir enerjiye sahip olduğunu savunur. Bu enerji formları, çeşitli kanallar aracılığıyla doğrudan ya da dolaylı biçimde birbirleriyle bağlantı kurar.
Kozmik Kanalların İşleyişi Nasıldır?
Kova Çağı’nın ortaya çıkışıyla birlikte evrenin yalnızca mekanik prensiplerle açıklanabileceği düşüncesi geride kaldı. Günümüzde evrenin enerji ve enformasyondan oluşan holografik yapısı giderek daha fazla kabul görmektedir.
Herhangi bir nesne ya da canlı, aslında birden fazla alanın (örneğin elektromanyetik, yerçekimsel, burulma veya form alanı) birleşiminden meydana gelir. Bu yapılar, dünyadan kesin sınırlarla ayrılmış değildir. Aksine, birbirleriyle sürekli ve karşılıklı bir etkileşim hâlindedirler. Bu etkileşim kimi zaman faydalı, kimi zaman ise zararlı olabilir. Ayrıca, bir alanın küçük bir parçası bile bütüne dair tüm bilgiyi içinde barındırır.
Gözle görülmeyen bazı alanlar insan sağlığına ve yaşamına olumsuz etki edebilir. Bunlar arasında jeopatojenik, teknopatojenik, sosyo-patojenik ve antropojenik alanlar ile bazı kozmik ışınımlar sayılabilir. Bunun yanında, insan için faydalı etkiler barındıran kozmik kökenli alanlar da vardır. Nitekim 400 yıl önce bir grup Hintli yogi, bu tür alanlardan birine “bağlanmayı” başarmıştır.
Kozmoenerji, işte bu tür alanlar üzerinde çalışır ve onlara “kanallar” adını verir. İnanç veya felsefi yaklaşım farklı olsa da kanalların kaynağına dair çeşitli görüşler vardır: Kimi bunları Yaradan’ın ya da Yüksek Zekâ’nın eseri olarak görür, kimi gelişmiş uygarlıkların dünyalılara yardım amacıyla bıraktığı enerjiler olduğunu savunur. Bazıları ise onların kendi başlarına var olduklarını, yogiler ve modern fizikçilerin ise bu enerjileri insanların yararına kullanmayı yeni öğrendiğini ileri sürer.
Her ne şekilde yorumlanırsa yorumlansın, kesin olan şudur: İnsan bedeni bu tür kozmik alanlara maruz kaldığında, aurasında oluşan enerji zayıflıkları onarılır, olumsuz etkiler ve yıpratıcı izler silinir. Böylece kişi, daha dengeli ve sağlıklı bir enerji akışına kavuşur.